ANKARA (İGFA) – CHP’li Sarıbal, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “dezenformasyonla mücadele düzenlemesi” olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini anımsattı.
Orhan Sarıbal, “herkesin susmasını” öngören bu yasaya vatandaşların sandıkta gerekli tepkiyi göstereceğine inandığını söyledi.
Bartın’ın Amasra ilçesinde maden ocağındaki patlamayla büyük bir acı yaşadıklarını ifade eden Sarıbal, “Amasra’da yaşadığımız iş kazası değil, iş cinayetidir. Tedbirsizlik, denetimsizlik ve cezasızlık… Bunların üçünü iktidar geleneksel hale getirdi.” dedi.
Türkiye’de hayvancılığın can çekiştiğini; çiftçilerin çaresizlikten ineklerini kesime götürdüğünü öne süren Sarıbal, “Şu anda bir litre sütün maliyeti 10,5 lira. Bu rakam, elbette bölgelere göre değişiklik gösterebilir. Oysa süte üst üste yapılan zamlarla prim dahil şu anda 9 lira gibi bir para ödeniyor. Biz şunu çok iyi biliyoruz; 9 lira hiçbir zaman küçük, orta ölçekli çiftçinin cebine girmiyor. Sütte 1,5 lira zarar var. Ette ise durum çok daha vahim. Çiftçi, besi hayvanının kasaba ya da Et Balık Kurumuna götürdüğünde yaklaşık 92-93 lira civarında kesim parası alıyor. Kriterimiz şu; bir kilo kırmızı ete karşılık çiftçimiz 25 kilo yem almalı. Bakanlık ’22 kilo almalı’ diyor. 22 kilo alsa bile şu anda etin 120 liraya kesilmesi lazım. Yani çiftçi kiloda 20 lira, hayvanda 4 bin lira zarar etmekte” diye konuştu.
Çiftçilerin, zarar etmemesi için 1 litre süte karşılık 1,5 kilogram yem alabilmesi gerektiğini belirten Sarıbal, “Gelecek Haziran ayı sonuna kadar fiyatı bu şekilde sabitleyin ve garanti verin. Eğer yeme zam gelirse bu farkı hükumet karşılasın.” diye konuştu.